globalleşme
Duygusal Dayanıklılık (Resilience)
Hayatta ilk defa karşılaştığımız alışık olmadığımız değişiklikler karşısında öncelikle değişimin kaçınılmaz olduğunu kabul etmemiz lazım. Değişime direnmenin ya da tamamen tevekkül etmenin hiçbir faydası yoktur. Olacaksa olur ama bu değişimi nasıl yöneteceğimiz önemlidir. Duygusal dayanıklılığı yüksek kişilerin bu süreci diğerlerine göre çok daha kolay atlattıklarını biliyoruz. Bu kişilerin ortak özelliklerine baktığımızda çevre ile iletişimi kuvvetli ve farkındalıklarının yüksek olduğu dikkat çeker. Duygusal dayanıklılığı arttırmak için gerçeği kabullenmek ilk adımdır. Panik olmadan sakince çözüm yolları üretmek ikinci adım olmalıdır. Zira panik, hata yaptırır. Salt iyimser olmanın da bir faydası olmadığını, tarihte yaşananlar ispatlar niteliktedir. Örneğin Vietkong’un esir kampında sekiz yıl geçiren [...]
GLOBALLEŞMENİN GETİRİLERİ
Rekabet kızışıyor, markalar daha yaratıcı Özellikle hayatımıza internet girdiğinden bu yana dünya hızlıca küçük bir köye dönüşmedi mi? Türkiye’de oturma odamızdan bir tıkla haritadaki yerini bile bilmediğimiz Çin’in bilmem ne şehrinden sipariş verebiliyoruz, New York’da bir tıkla vitrin geziyoruz ve daha neler neler. Satın almayı düşündüğümüz bir ürün için 5 farklı ülkeden fiyat bilgisine anında ulaşıyoruz. Sadece fiyat araştırmasıyla sınırlı kalmıyoruz, beğendiğimiz ürünle ilgili, dünyanın birçok farklı ülkesindeki kullanıcıların da geri bildirimlerine başvuruyoruz. Rekabet kızışıyor, markalar daha yaratıcı fikirler, projeler üretmek için yatırımlar yapıyor. Rekabetçi ortamda kazanan her zaman müşteri oluyor. Globalleştikçe, ülkeler arası, kültürler arası mübadeleler de işin içine [...]